Amerika’da dürüstlük dağılımı

Taraf, “Pop-Up” köşesi, 4 Ağustos 2013

Ben uzun zamandır bu ABD’de oturuyorum, haliyle burada da tapudan pasaport dairesine kadar türlü yerde bürokratik işim oluyor. Doğruya doğru: Bugüne kadar “torpil yaptırmak” ya da “koklatmak”, “görmek”, son yıllarda Yunanlı kardeşlerimizin dünya literatürüne sunduğu “fakalaki” (minik zarf) gerekliliği gibi bir durumla bir kez olsun karşılaşmadım, karşılaşanı da duymadım. Sıradan vatandaşın sıradan işlemlerinde rüşvet ya da tanıdık aracılığıyla ayrıcalık elde etmesi diye bir şey yok burada. Kaldı ki, memurların birçoğu çok düşük ücrete çalışıyor. Bir bireyin başka herhangi bir bireyden farklı muamele görmeyeceğini bilerek bir daireye girmesi, en azından benim için, gerçekten çok hoş bir duygu.

Buna karşılık, tepelerde, yani bürokrasiyi yöneten seçilmiş siyasiler katında yolsuzluk ve uygunsuzluk (yakalanabildiği kadarıyla bile) diz boyu. Örneğin, Chicago’nun da içinde bulunduğu Illinois eyaletinin son yedi valisinden dördü rüşvetten hapse girmiş bulunuyor. İkincisi birinciden ders çıkaramamış, o belli de, “üçüncüyle dördüncü nasıl oldu?” geliyor akla. Örneğin, 2009’da, bu konulardaki en namlı eyalet olan New Jersey’nin Hoboken kentinde yolsuzlukla savaşacağını ilan ederek belediye başkanlığına seçilen Cammarano adlı şahıs, göreve başladıktan tam 22 gün sonra 25 bin dolar rüşvet alırken yakalandı. Örneğin, Wall Street ve mafyanın yanısıra fuhuş sektörüne de göz açtırmamasıyla ünlü başsavcı Eliot Spitzer 2007’de New York valisi seçildi, bir yıl sonra da bir fahişeyle basıldı ve istifa etti (şimdi eyalet saymanlığına adaylığını koyuyor).

Son günlerde buradaki en aktüel konu da Anthony Weiner’in “sexting” skandalı. On iki yıl New York milletvekilliği yaptıktan sonra, 2011’de Weiner’in bir kadına Twitter üzerinden çıplak fotoğraflarını gönderdiği haberi çıktı. Bir süre inkâr ettikten sonra bir değil, altı kadına gönderdiğini itiraf edip istifa etti. Sonra evlendi, çocuğu oldu, bu yıl da New York belediye başkanlığına adaylığını koydu ve çok geçmeden yine bir kadın Weiner’in “sexting”e devam ettiğini duyurdu. Bu kez Weiner karısıyla birlikte basının karşısına çıkıp seçmenlerden af diledi, “yine bir kazadır oldu” dedi. Sonra kazanın bir değil üç, hattâ on, hattâ daha da fazla olduğu ortaya çıktı. Temmuz sonu itibariyle hâlâ aday, hâlâ “n’olur bir şans daha tanıyın” deyip dolanıyor ortalarda.