Taraf, “Pop-Up” köşesi, 25 Eylül 2013
İngilizcede benim çok “yararlı” bulduğum bir sözcük var: hokum. “Lokum” gibi okunuyor. “Hokus pokus” ve boş, sahte söz anlamındaki “bunkum” sözcüklerinin bileşiminden oluştuğu sanılıyor. Türkçede buna en yakın gelen sanırım “yutturmaca” ama hokum’un daha kapsamlı bir anlamı var: Neye işaret ettiği, neye karşılık geldiği belirsiz ama söyleyen kişinin kimliği, söyleyiş biçimi ve söylendiği ortam nedeniyle somut ve kesin anlamı varmış gibi duran sözcük. Sözlü olması şart değil, yazılı da olabilir. Bir araştıran olsa, biçimin içeriğe baskın çıktığı toplumlarda hokum’un daha yaygın olduğunu saptayabilir sanıyorum.
Örneğin (atıyorum), yakın arkadaşlar oturmuş sohbet ederken birisi “öncelikle kendimize inanmamız şart” gibi bir söz savursa büyük olasılıkla dalga geçilir. Ama aynı sözü bir siyasetçi bir meydanda haykırdığında çok anlamlı bir lâf ettiği düşünülüp alkışlanıyor. Söz gelimi, “tarih affetmez” gibi bir sözü eden bir Prof. Dr. olunca hikmetini sorgulayan olmuyor. Üne kavuşmuş bir müzisyen “ben sanatımla kendimi ifade ediyorum” dediğinde “böyle bir gereksinimin varsa bunu niye konuşarak yapmıyorsun?” diyen de olmuyor, “al şu çalgını eline de izah et bakalım nasıl oluyor bu iş” diyen de.
Örneğin (atmıyorum), bir gazete köşe yazarı “Şiir yalnızdır!” ya da “Yüksek devinimli ve küresel ölçekli bir demokrasi arayışı…” diye derin görünümlü cümleler kurabiliyor ve ne dendiğini kavrayamayanlar bunu kendi cehaletlerine verip susuyorlar. (Dünyanın her yerinde kullanılmaktan en canı çıkmış hokum’lar da ne anladığını yüz kişiye sorsan yüz ayrı yanıt alacağın “demokrasi” ve “özgürlük” sözcükleri çevresinde dolanıyor olabilir.) Amerika’da son yıllarda hokum kılıfı olarak bir de “ödül kazanmış” (award winning) etiketi yaygınlaştı: Kişinin ne ödülünü ne münasebetle aldığı hemen hiç sorgulanmadığından, atışlarda pratik destek olarak sıkça kullanılıyor.
Hokum’un Türkçede tam bir karşılığı yok ama panzehirini birçok konuda olduğu gibi halk deyişlerinde bulmak mümkün. Ben bunlardan birini İngilizce konuşulan ülkelerde yaşayan Türk arkadaşların hokum’a işaret etmekte kullanabilmeleri için çevirdim, yerinde kullanılırsa çok etkili olabiliyor: An aeroplane made of fart / Say hello to that sweetheart.