Taraf, “Pop-Up” köşesi, 3 Mart 2013
İnsanoğlunun aklıyla fazlaca böbürlenmesi tepenizi attırdığında, bavulun altına tekerlek takmayı tekerleği icadından en az 5.500 yıl sonra akıl edebilmiş olduğunu hatırlatabilirsiniz.
Eminim dünyanın her yerinde 1970’ler ve öncesinde doğmuş her kişinin tekerleksiz bavul işkencesinden geçmişliği, sakatlanma ve fıtık tehlikesiyle tanışmışlığı vardır. Bavula tekerlek takma fikri ilk kez 1971’de, iki yıl önce vefat eden Bernard D. Sadow’un aklına gelmiş. Nasıl mı? Yerinden kalkmaz iki bavulla kan ter içinde havaalanına gelmiş, bakmış bir işçi tekerlekli büyük bir makineyi iterek götürüyor, bu bavulların altında da öyle tekerlekler olsaydı ne iyi olurdu diye düşünmüş. O kadar! 1972’de patentini almış, ömrü boyunca da tekerlekli bavul yapan şirketler patent hakkını tıkır tıkır ödemişler.
Tekerlekli bavul imalatı 70’lerin ilk yarısında başlamış ama hem milletin kabullenmesi hem de dört tekerleğin dördünün de uçak, otobüs bagajından parçalanmadan çıkacak sağlamlıkta yapılabilmesi 10-15 yıl çekmiş. Şu anda standartlaşmış olan, kulpu çekince uzayan, iki tekerlek üzerinde giden bavul/çanta patentinin tarihi: 1987. Onu da bir pilot akıl etmiş.
Bu konunun Hıdır’ın köşesinde işi ne? Şu: Bu yıl New York’un gözbebeği tren istasyonumuz Grand Central Terminal’in 100. doğum yılını kutluyoruz. İstasyonda bu yüz yılı özetleyen harika bir sergi açıldı, onu görmeye gittim, baktım ki bir yana eski bavullardan bir enstelasyon yapmışlar. Serginin geriye kalanında bu muazzam binayı ve tünelleri yapmak için kullanılan bin bir yöntem ve teknolojiyi okuyup izledikten sonra, bir yolcu için en vazgeçilmez sayılan bu nesnelerin ilkelliği daha da inanılmazlaşıyor. Tekerleksizlikleri bir yana, koskoca gövdelere takılmış küçücük kulplar sanki taşıyanın elini haşat etmek ve üç yolculuktan sonra kopmak üzere tasarlanmış. Yarı duygulanıp yarı hayıflanarak tren, otobüs garlarında, havaalanlarında nefes nefese bavul sürükleyen, kaldıran, indiren insanlar geçiverdi gözümün önünden.
New York’ta olanların ya da yolu bu taraflara düşeceklerin sergiyi kaçırmamalarını tavsiye ederim. 15 martta kapanıyor.