Taraf, “Pop-Up” köşesi, 5 Mayıs 2013
New York’ta geçtiğimiz otuz yılda benim gözüme çarpan en belirgin gelişmelerden biri, “ak saçlı kadın” denen varlığın giderek ortadan kaybolması oldu. İzleyici yaş ortalaması artık altmış civarında olan klasik konser ya da tiyatro gösterilerinde salonda oturanlara arkadan baktığımda, yüzlerce çıplak ya da kır erkek kafası ve her birinin yanında herhangi bir yaşta olabilecek bir kadın başı görüyorum. Bu herhalde dünyanın hemen her yeri için geçerli bir gelişme.
Boyamanın yaygınlaşması dışında kadın saçlarında bir değişim daha yer aldı: Siyahî kadınların otuz yıl önce kıvırcık olan saçları gitgide dümdüz oldu. Son yıllarda tek tük normale dönüş görüyorum ama büyük çoğunluğun saçı hâlâ düz (Michelle Obama’nınki de dahil), saçı kendi haline bırakmak ayıpmış gibi. Bunun beyazlaşmak güdüsüyle başladığını ve giderek, çevre baskısıyla, herkesin kendini uymak zorunda hissettiği bir modaya dönüştüğünü görmek için sosyal psikolog olmaya gerek yok. “Moda moda / Olsa da olur, olmasa da” diye bir söz vardı: moda genelde öyle başlıyor, bir süre sonra “olmasa da olmaz”laşıyor.
Siyahî hanımların kıvırcık saçlı görünmek istememeleri, beyaz hanımların ak saçlı görünmek istememelerinden temelde pek farklı değil. Ne var ki, siyahîlerin toplumun hâlâ en düşük gelirli kesimi olması ve saçı düzleştirmenin yüksek maliyeti, bu modayı oldukça “zararlı” kılıyor. Saçın kimyasallarla düzleştirilme işlemi 150 dolardan başlıyor ve dört-altı haftada bir az çok aynı fiyata elden geçirilmesi gerekiyor (kullanılan kimyasalların ciddi toksikliği de başka bir zarar). Buna bir de bitmez tükenmez özel bakım ürünlerinin fiyatını eklemek gerekiyor. Daha farklı ve çok daha pahalı teknikler de var. Örneğin, “weave” denen yöntemde saç düzleştirildikten sonra ince ince örülüyor, bu örgüler birbirine dikilerek başın tepesinde bir takke oluşturuluyor, bu takkeye de bir lepiska peruk dikiliyor. Bu yöntemin maliyeti de yüzlerceden binlerce dolara kadar uzanıyor.
Özetle, bir siyahî kadının yıllık saç masrafı 2.500 dolardan başlıyor deniyor. Siyahî kesimin yıllık brüt hane geliri ortalaması 32.000 dolar civarında, yüzde 27’si de yoksulluk sınırında. Milyarlarca dolarlık bu endüstride harcayanın yanısıra kazananlar da siyahlar olsa bir denge oluşabilirdi ama bu alan büyük çapta Asya kökenlilerin elinde. (Ayrıntılı bilgi için Chris Rock’un Good Hair adlı ilginç filmini izleyebilirsiniz.)